Muhalif Dün Aslında Yarındı Mp3 indir

Muhalif Hayır (2019)
Sanatçı Muhalif
Albüm Hayır (2019)
Şarkı Dün Aslında Yarındı
Hit 20 indirme
Haftalık Hit 1 Haftalık indirme.
Boyut 6.51 MB
Tarih 10 Mayıs 2020 , Pazar günü eklendi.
Puan
10 üzerinden 0 puan. 0 kişi puan verdi.
Dün Aslında Yarındı Yorumları.
Dün Aslında Yarındı indir ve şarkı sözü.

Yıkama bardaklarımızı, anason koksun çaylarımız
Söndür fenerin fitilini; gurupta var bir ışıltı
Ben diy'im "yakamoz", sen de "güneş doğuyor usuldan."
Çiyler toplanır birazdan pencerenin pusunda
Geceyi öldürüp de gömmüşüz sofranın ortasına
Kimsesizliğine gazete kâğıtlarını örtmüşüz
Dünden kalma bi' manşette kof bi' sarhoş nârası
"Eyyy Dünya!! Sen mi büyüksün, bendeki kibir mi?!"
Böyle değildik eskiden, bir öfke hâli hâsıl oldu
Evlât babayı tanımaz, babanın gözü komşu kızında
Sevgi hakgötüre; saygı paraya bağlı, bilirsin
Şu kediye anlat olanı biteni, bizim gibi delirsin
Bir kadın dövülse, ırzına geçilse susuyo'lar
"O saatte or'da o giysiyle n'apıyo'muş?" diyen var
İyi hâlden yırtar fâil suçlayarak mağdureyi
Onlar insansa sen ve ben birer sokak köpeği
Ayık gezen bi' biz varız şu sâhil boyunda
Ağzında otla dolaşanın ne farkı var ki koyundan??
Gerçekler zâten uyuşturup sakatlamış beynimi
Kafayı açmak lâzım, neyse.. Çay n'oldu, demledin mi??
"Unuttum." desem kendim inanmam
Unutmak kendim söyleyip de inanmadığım tek yalan
Unuttum sanma dünkü efkârdan biriken borcumu
Altı dal ve sekiz kibrit koydum oraya tastamam..

Nakarat:
Kimsesiz bir çocuğum
Kazağımdaki yamalar kesmez soğuğu
Üşürüm
Ne beni görür
Ne düşünür tek biriniz içten
Büyüdüm şehrin yokuşlarında
Yürüdüm parmak uçlarımda
Elime kan bulaştı
Dilime ket vuruldu
Sustum..

Bölüm-II: Sokak
Çakında kan var yine, bu hafta bu kaçıncı??
Kim bilir sen sallıyorken hangi kancık takıldı??
Yan sokaktaki tefeciler mi, haraç kesen çeteciler mi??
Yoksa okul önünde torba sallayan papikçiler mi??
Her ne haltsa; elbette hak etmiştir, emînim
Sırt sırta verip sorgusuz suâlsiz durmak yemînim
Can borcu benimki, bir ömür ödesem bile bitmez
Şunu da bil ki bu dostun bin ömrü olsa da gitmez
Hatırlar mısın?? Bi' parkın müdâvimiydik bir zaman
İstiklal'den "mazot" alıp çökerdik çimine diz boyu
Koyu siyah bi' Mayıs gecesi çadırlar söküldü
Görmez oldu göz gözü tozdan, dumandan, biber gazından
Bir avuçtular o gençler, sonra doldu binlerce
O meydan bayram yerine döndü gecelerce, günlerce
Umut var, dedik; yarınlar aydın olacak bugünden:
"Güzel günler göreceğiz, güneşli günler."
Oysa batıp çıkmıştım o "teğet geçen" krizden
Varım-yoğum yanmıştı sigortadan veyâ prizden
Ne farkımız var allâsen şu on beş milyon kerizden?!
Biz kıyak susarız, onlar bet konuşur genizden
Velhâsıl üstü-başı temizken rûhu kirlenen de var
Fâhişeden çekinmem imamdan ürktüğüm kadar
Kadını hor gören de var, çocuğa yeltenen de var
Elini kolunu kırmazsam nâmerdim gördüğüm zaman!!

Bölüm-III: Cinâyet
Ayrıkotlarıyla örülü eski bir tren yolunun rayları
Kuş uçmaz, kervan geçmez kuytumuz
Köhne istasyonun pasla kaplı koltuk yayları
Eski püskü yorganımız, bölük pörçük uykumuz
Üstümüz çamurlu, ellerimiz kandan kırmızı
Saç-sakal karışmış; kollar faça, suratlar yara izi
Kuşluk vakti tiz bi' gıcırtıyla drezinler geçer
Düş perdesi yırtılır, kâbuslar resmen adam seçer
Yakalanırsam adını bilmem, yakalanırsan adımı bilme
Yakınımızda gammaz falan yok, o yüzden içim rahat
Son bi' nefes çek, inan bu son paket
Bırakıcam lan, sözüm söz; şimdi hakkını helâl et
Yarınki gazetelerde herkes okuy'cak
Kimisi "helâl olsun!" derken kimisi belâ okuy'cak
Kurşunlar hedefe kitlenecek, kelepçeler oyuncak
Devriyeler sokağımızda mekik dokuy'cak
Oysa çoktan almış oluruz voltamızı sessiz-sedâsız
Eski defterleri kapattık "hoşça kal"sız, vedâsız
Belki terk edilmiş bir vagonda son bulur ömür
Belki bir imbat vurur da savrulurum, kim bilir??
Kaç kirli nefesi kestik?? Biz kirlendik, dünyâ arındı
Zaman mefhumumuz şaştı, dün aslında yarındı
"Sen" suyu çekilmiş deniz tabanına ekilmiş çiçektin
"Ben" dediğim şeyse senin geriye bıraktıklarındı..